Zamansız ve zeminsiz düşünceler ne kadar doğru olursa olsun
hazır olmayan bir toplumda geçtiği yere ihanet ederler.
Atatürk bunu biliyordu.
Henüz halifelikle yönetilen, kültürel evrimi olmayan,kör karanlığın ülkesiydik.
Batı toplumu kendi dininin 1400. yılındaki orta çağ karanlığında olduğu gibi, biz de 1400. din yılımızdaydık.
Atatürk ülkede Cumhuriyet devrimlerinin bile kendi pozitif yapıcı direktiflerinin dayatmasıyla gerçekleştiğinin farkında idi.
Sürekli okuyan araştıran düşünen bir insandı.
Dünyanın yüz yıl sonrasının Sosyal ekonomik ve Siyasal durumlarını tahmin edebiliyordu.
Belki de çarlık Rusya'sından Sosyalizme atlayan Sovyetler'in bir süre sonra emperyalizmin kuşatmasıyla erken açmış badem çiçekleri gibi döküleceğini görmüştü.
O nedenle henüz kör karanlığın ve cehaletin kucağında olan, hurafelerle yaşayan, okuma yazma oranının yüzde 5 olduğu, kültürel evrimi olmayan, sanayi devriminden yoksun, işçi sınıfı oluşmamış bu ülkede zamanın en doğrusu olan yönetim şekliydi Cumhuriyet.
Henüz kendi ayakları üzerinde durmayı başaramadan Sosyalizme geçseydi. vakitsiz dopingli kültürel değişimden kaynaklanacak olan çürümeden, Sovyetler'in egemenliğinden ve örtülü sömürgesinden kurtulması imkansızdı.
O Cumhuriyeti dedi
Çünkü O' onuru ve bağımsızlığı seçti
iyi ki bu ülkeden bir Mustafa Kemal geçti.
Yoksa emperyalistlerin bölge ve ülkemiz üzerindeki kirli kanlı konjuktürel hedeflerini gerçekleştirmek bu kadar uzun sürer miydi.
Irak ,Libya, Tunus Fas mısır Suriye ortada değil mi??
Kolay değil bir kere güneş görmüş bir toplumu karartmak.
Güneş suni zorla estirilen kara bulutlarla yok olmaz
Seni Seviyoruz Cumhuriyet
Seni Seviyoruz Atatürk.
Bülent Dündar "
paylaşımlar hakkında görüş ve düşüncelerinizi belirtebilirsiniz