KARL MARKS'DA BiR PEYGAMBERDİR.
Biz solcular da o'nun bağnaz yobazlarıyız.
Yobazlık ve bağnazlık sadece dinselikte gericilikte olmuyor malesef ideolojik olarak ilerici olduğunu iddia eden insanlarımız arasında da hiç az değil.Belli çizgileri ve teorileri bilip öğrenip ezberleyerek kendimizce bunu özgünleştirmeden bunun dışına çıkamayan o kadar çok bağnazlarımız var ki hiç de azımsanmaz.
hem kendilerine hem yaşadıkları topluma hem savundukları değerlere en az din gericileri kadar tehlikelidirler.
fikirler o insana sahip olmuştur artık belli şeyler yüklenmiş biolojik robattan farkları yoktur
Bu başlık giriş yazısı hoşunuza gitmediyse ve sizi öfkelendirdiyse bu ne kadar haklı oldugumun kanıtıdır.
Muhammet dünün peygamberidir.
Marks ise yarının ama,ikisininde bu güne faydası yok üstelik zararı var diyebiliriz.
Mutlaka bir kutsaliyet olacaksa bize bugünün kutsal kişiligi lazım. :)
Bu günün şartlarına,bugünün gerçeğine uygun ayakları yere basan bir peygamber.
Ama yok. :)
Ben hep merak etmişimdir Karl Marks bizim gibi ronesanstan,1789 dan uzak, islam görmüş, islamı tanımış, henüz sanayi devrimini yaşamamış, isçi sınıfını oluşturmamış bir toplumda yaşasaydı kendilerinden önce bunları gerçekleştirmiş kapitalist ülkelerin müdahaleleri varken yazsaydı yine aynı şekildemi yazardı?
Mevcut yazımlarında buna açıklık getiriyormu hiç düşünmedim..
Bilmiyorum.
Ukalalık yapmış olmak istemem ama yine de biz solcular her zaman o ülkelerin şartlarına kültürüne uygun teorileri, yaşanan pratikleri ezberleyip birebir kendi ülkemizde toplumumuza empoze etmeye çalıştık.
Bunun için çok uğraştık.
Bedel ödedik,
Acılar çektik,
Kan verdik,
Can verdik.
Bu temiz ilkesel hedefimizde mağdur olduğumuz için mağduriyetimizi kutsayıp hiç bir zaman hatalarımızla yanlışlarımızla eksikliklerimizle yüzleşip kendi kendimize hesap vermedik.
Ezildik ve mağduruz, mağdur olduğumuz içinde haklıyız deyip ideolojimizden sapmadık prim vermedik.
Yumduk gözümüzü,
Açtık agzımızı,
Kaldırdık kolumuzu,
Sürekli sloganımızı bağırdık.
Bizim gibi düşünmeyen diğerlerinin hepsine liboş, faşist, burjuva,yobaz gibi birer isim takıp kendimizden uzaklaştırdık.
Körler sağırlar birbirini ağırlar durumunda kaldık.
Sonuç Cem uzan gibi bir kişilik 6 ayda % 8 oy toplarken biz 50 yıldır hala yüzde sıfır virgül bilmem kaçlardayız.
Evet Karl Marks bir kutsaliyettir.
Geleceğin kutsaliyeti.
Biz de o'nun düşünceleri ve bu düşüncelerin kölesi olmuş bağnaz yobazlarıyız.
Öyle olmasaydık onlar kendi din tarihinin 19.yılında yaşarken ronesans görmüş,1789 devrimini yaşamış, sanayi devrimini gerçekleştirmis, isçi sınıfını oluşturmuş bir toplumda üretilen fikirleri, henüz kendi din tarihinin 1400.yılında yani ortacağ karanlığında olan toplumda okumaya kalkmazdık.
Öyle olmasaydık kendi şartlarımıza, kültürümüze, tarihimize, toplumumuzun psikovicdanına göre,
Hedef aynı nokta bile olsa
Marksizm kaçınılmaz doğru'da olsa
Kendi zamanımıza,
Kendi şartlarımıza
Kendi gerçeklerimize göre
Kendi stratejik yol etaplanmamızı içeren,
Kendi fikirlerimizi,
Kendi orjinimizi oluştururduk.
Öyle olmasaydık Karl marks ve her kahraman ve popüler olmuş devrimcinin sözlerini ve düşüncelerini değişmez kuran ayetleri gibi kutsayıp benimsemez, düşüne düşüne, tartışa tartışa,zamanın şartlarına göre daha doğru,daha akılcı verimli sonuçlar alınabilecek fikirler üretirdik.
Ve şimdi içinde bulunduğumuz zavallı duruma düşmezdik.
Kimse marks'ı ve masksizmi eleştirmek gibi hadsizlik ettiğimi düşünmesin aksine marksizm matematik hesapları kadar gerçek ve doğrudur.
Bir düşünce ne kadar doğru olursa olsun, bazı mekan ve zamanlarda yanlış sonuç verebilir.
Bir doğrudan doğru sonuç alabilmek için iki doğruya daha ihtiyacınız vardır.
Doğru zaman ve doğru zemin,
Galiba biz bu iki yan doğruya ulaşamadan ana doğruya ulaşmak istediğimiz için başarılı olamayıp yenildik.
Zamanımızı ve zeminimizi iyi analiz edip kendimizi düzenleyemedik.
Bırakın devrimci olup ileriye doğru bir adım atarak bir şeyleri devirmeyi ayakta bile kalamayıp geriye doğru devriliyoruz. B.Dündar
paylaşımlar hakkında görüş ve düşüncelerinizi belirtebilirsiniz